Ağır Ceza Avukatı | Ankara Ceza Avukatı olarak bu makalemizde güncel bir yargıtay kararı inceledik. Yargıtay ilgili ceza dairesi verilen cezada gerekçesiz olarak iyi hal indirimi verilmemesi nedeniyle bozma kararı vermiştir. Takdiri indirim nedenlerinden faydalanamamış kişiler için ağır ceza avukatı | ankara avukat olarak makalemiz faydalı olacaktır. Makale istinaf ve temyiz aşamasında bozma nedenlerinden istifade etmenize yardımcı olacaktır.
Yargıtay Kararı: “Dosya kapsamına göre geçmişte suç işlediği tespit edilemeyen, duruşma tutanaklarına olumsuz hali yansıtılmayan ve soruşturma aşamasındaki ikrarı ile suçun vasfı ve cezanın teşdiden belirlenmesine katkı sağlayan sanık hakkında yasal ve yeterli olmayan, dosya kapsamı ile de uygunluk göstermeyen gerekçelerle TCK’nın 62. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi BOZMA nedenidir. Kişiye gerekçesiz olarak iyi hal indirimi uygulanmaması bozma nedenidir.”
16. Ceza Dairesi 2019/1817 E. , 2019/4534 K.
“İçtihat Metni”
Mahkemesi: Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TMK’nın 7/1 maddesi delaletiyle TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3-5/1, TCK’nın 53, 58/9, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararının düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddi
Yargıtay Kararı : İyi Hal İndirimi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü.
Sanığın duruşmalı inceleme talebinin yasal şartları oluşmadığından CMK’nın 299. maddesi gereğince REDDİNE, Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, Sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçunun sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş olmakla sanık ve müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine karar verildi. Ancak;
TCK’nın 62. maddesinde takdiri indirim nedeni olarak, failin geçmişi, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları, cezanın failinin geleceği üzerindeki olası etkileri gibi hususlar göz önünde bulundurulması gerektiği belirtilmiştir. Dosya kapsamına göre geçmişte suç işlediği tespit edilemeyen, duruşma tutanaklarına olumsuz hali yansıtılmayan ve soruşturma aşamasındaki ikrarı ile suçun vasfı ve cezanın teşdiden belirlenmesine katkı sağlayan sanık hakkında yasal ve yeterli olmayan, dosya kapsamı ile de uygunluk göstermeyen gerekçelerle TCK’nın 62. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan bu sebepten dolayı CMK’nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanığın tutuklulukta geçirdiği süre, mevcut delil durumu, suç vasfı, atılı suç için kanun maddelerinde öngörülen ceza miktarı gözetilerek tahliye talebinin reddine, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Manisa 3. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 27.06.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Ağır Ceza Avukatı | Ankara Ceza Avukatı için bizimle iletişime geçebilirsiniz.
BENZER MAKALELER:
UZUN SÜREN DAVA SEBEBİYLE TAZMİNAT HAKKI: MAKUL SÜREDE YARGILANMA